mehir
Bâb: Demir Bir Yüzük De Olsa Mehir Verilmesi
Bâb: Demir Bir Yüzük De Olsa Mehir Verilmesi
350- Yahya bize anlatarak dedi ki: Vekî bize Süfyân'dan, o Ebû Hâzim'den, o Sehl b. Sa'd'dan (ra) şunu nakletti:
Allah Resulü (sav) bir adama şöyle buyurdu: Demir bir yüzük karşılığı olsun (mehir vererek) evlen.[17]
Şerh
Bâb: Kız İsteyen Kişi, Velîsine "Beni Filân İle Evlendir" Dediğinde
Bâb: Kız İsteyen Kişi, Velîsine "Beni Filân İle Evlendir" Dediğinde
345- Ebu'n-Nu'mân bize anlatarak dedi ki: Hammâd b. Zeyd bize Ebû Hâzim'den, o Sehl b. Sa'd'dan (ra) şunu nakletti:
Bâb: Cariyenin Azatlık Bedelini Mehir Saymak
Bâb: Cariyenin Azatlık Bedelini Mehir Saymak
335- Şuayb b. el-Habhâb'dan, o Enes b. Mâlik'ten (ra) şunu nakletti:
Allah Resulü (sav) Safiyye'yi azat etti ve azatlık bedelini mehir saydı.[3]
Şerh
Bâb: Mehir Farz Kılınmamış Kadına Verilecek Mut'a Bedeli
Bâb: Mehir Farz Kılınmamış Kadına Verilecek Mut'a Bedeli
377- Kuteybe b. Saîd bize anlatarak dedi ki: Süfyân bize Amr'dan, o Saîd b. Cübeyr'den, o İbni Ömer'den (ra) şunu nakletti:
Bâb: Fuhuş Yapanın Mehri Ve Geçersiz Nikah
Bâb: Fuhuş Yapanın Mehri Ve Geçersiz Nikah
375- Ali b. Abdillah bize anlatarak dedi ki: Süfyân bize ez-Zührî'den, o Ebû Bekir b. Abdirrahman'dan, o Ebû Mesûd'dan (ra) şunu nakletti:
Allah Resulü (sav) köpek (satıp) bedelini almayı, fuhuş kazancını (mehrini) ve falcılık ücretini yasakladı. [16]
Şerh
Bu hadisin şerhi ve hükümleri daha önce beyan edilmişti.(Bkz. 242 no.lu hadis-i şerif)
Hüküm
Bâb: Hâkimin Liânda Bulunanlara Hitabı
Bâb: Hâkimin Liânda Bulunanlara Hitabı
367- Ali b. Abdullah bize anlatarak dedi ki: Süfyân bize Amr'dan, o Saîd b. Cübeyr'den şunu nakletti:
Abdullah b. Ömer'e liânda bulunan çiftle ilgili hadisi sordum. Şöyle dedi:
Bâb: Peygamber (Sav) Muhacirlerle Ensârı Nasıl Kardeş Yaptı?
Bâb: Peygamber (Sav) Muhacirlerle Ensârı Nasıl Kardeş Yaptı?
300- Muhammed b. Yusuf bize anlatarak dedi ki: Süryân bize Humeyd'den, o Enes b. Mâlik'ten (ra) şunu nakletti:
Bâb: Hayber Savaşı
Bâb: Hayber Savaşı
311- Âdem bize anlatarak dedi ki: Şube bize Abdülaziz b. Suhayb'dan, o Enes b. Mâlik'ten (ra) şunu nakletti:
Allah Resulü (sav) Safiyye'yi esir aldı, sonra azat edip onunla evlendi.
Sabit, Enes'e (ra) sordu: Mehir olarak ne verdi? (Enes:) Ona kendini (hürriyetini) verdi, azat etti.3!1
Şerh
Onu azat etti ve onunla evlendi" ifadesi, Hayber savaşı sırasında esir alınan Safiye bn. Huyey'in Allah Resulü (sav) tarafından azat edilerek nikahlanmasını beyan etmektedir.
Bâb: Hayber Savaşı
Bâb: Hayber Savaşı
310- Süleyman b. Harb bize anlatarak dedi ki: Hammâd b. Zeyd bize âbit'ten, o Enes b. Mâlikften (ra) şunu nakletti:
Allah Resulü (sav) sabah namazını alaca karanlıkta Hayber yakınında kıldırdı. Ardından şöyle nida etti: Allahü Ekber! Yıkılsın Hayber! Muhakkak ki biz bir kavmin sahasına indiğimizde ne kötü olur uyarılanların sabahı!
ALIŞVERİŞ BÖLÜMÜ Bâb: Yüce Allah'ın "Namaz Bittiğinde.." Buyruğu
ALIŞVERİŞ BÖLÜMÜ
Bâb: Yüce Allah'ın "Namaz Bittiğinde.." Buyruğu
212- Ahmed b. Yunus bize anlatarak dedi ki: Züheyr bize Humeyd'den, o Enes'ten (ra) şunu nakletti:
Abdurrahman b. Avf (ra) Medine'ye geldi. Allah Resulü (sav) onunla Ensâr'dan Sa'd b. er-Rebî arasında kardeşlik tesis etti. Sa'd varlıklı bir kimseydi. Abdurrahman'a "Seninle servetimi yarı yarıya paylaşayım, seni evlendireyim" dedi. Abdurrahman "Allah senin aileni de, servetini de mübarek kılsın, bana çarşıyı gösterin" dedi.
«Mehir Babı»
«Mehir Babı»
Sadak : Mehir demektir. Doğruluk ve samimiyet mânâsına gelen (Sidik) tan alınmıştır. Mehir erkeğin kadına gösterdiği rağbette samîmi olduğunu bildirdiği için ona bu isim verilmiştir.
Mehir hakkında «nikâh bahsi» nin 830 numaralı Sehl hadîsinde ma'-lûmat verildiği için bunrada sözü uzatmağa lüzum yoktur.
Eski şcrîatlerde mehir, velîlerin hakkı idi. Dinimizde ise kadının şerefini izhâr için erkek tarafından ona verilmek üzere meşru' olunmuştur.[588]
«Nikâh'ın Sıfatı»
«Nikâh'ın Sıfatı»
Nikiıh'ı sıfatı i'tibâriyle Hanefî mezhebine göre altı kısma ayırırlar :
1— Tevekân halinde, yani münâsebot-i cinsiyye'ye karşı son derece şevki fazla olup kadının mehrini, nafakasını te'mine mâlî kudreti bulunan ve evlenmezse zina edeceği muhakkak görülen kimselere nikâh farzdır.
2— Tevckânı mevcud, mehir ve nafakayı vermeye, muktedir, fakat evlenmediği takdirde zina edeceği şüpheli olan kimselere vâcibdir.
MEHİR
6547 - Ebu Saidi'l-Hudri radıyallahu anh anlatıyor: "Resulullah aleyhissalatu vesselam, Hz. Aişe radıyallahu anha'yı, elli dirhem değerinde ev eşyası mukabilinde nikahladı."
MEHRİN AHKÂMI
3436 - Ukbe İbnu Amir radıyallahu anh anlatıyor: "Resülullah aleyhissalâtu vesselâm bir adama:
"Sana falan kadını nikâhlasam razı mısın?'' diye sordu. Adam, "Evet! '' deyince, bu sefer o kadına sordu: "Seni falan erkekle nikâhlasam razı olur musun?"
Kadın, "Evet!" deyince bunları birbirlerine nikâhladı. Erkek, kadınla gerdeğe girdi, ama kadın için bir mehir belirlemedi, herhangi bir şey de vermedi. Bu erkek, Hudeybiye gazvesine katılanlardan biriydi, Hayber'de onun da hissesi vardı. Adam öleceği zaman:
MEHRİN MİKTARI
3426 - Sehl İbnu Sa'd radıyallahu anh anlatıyor: "Resülullah aleyhissalâtu vesselâm'a bir kadın gelerek:
"Ey Allah'ın Resülü, dedi. Sana nefsimi bağışlamaya geldim.''
Aleyhissalâtu vesselâm kadına şöyle bir nazar edip sonra tepeden tırnağa gözden geçirdi, bir de sâbit baktı ve sonunda (hiçbir şey söylemeden) başını yere eğdi.
Kadın, Resülullah aleyhissalâtu vesselâm'ın, hakkında hiç bir hükme varmadığını görünce oturdu. Derken bir adam doğrulup:
NİSA SURESİ
NİSA SURESİ
534 - Hz. Aişe (radıyallahu anhâ) anlatıyor: "Bir adamın yanında yetime bir kız vardı. Onu kendisine nikâhladı. Kızın meyve veren bir hurma ağacı vardı. Kız, o hurma ağacında olsun, adamın başka malında olsun ona artaktı. Adam kızı kendisi için tutuyor, kıza kendisinden (mehir olarak) bir şey vermiyordu. Bunun üzerine şu âyet indi: "Eğer velisi olduğunuz mal sâhibi yetim kızlarla evlenmekle onlara haksızlık yapmaktan korkarsanız, onlarla değil, hoşunuza giden başka kadınlarla iki, üç ve dörde kadar evlenebilirsiniz..." (Nisa, 3),
KONU: CENAZENİN ÜZERİNDE AĞLAMAK
KONU: CENAZENİN ÜZERİNDE AĞLAMAK
1- Resulullah (s.a.v.) buyuruyor ki
“Ölünün üzerinde ağlayarak iyiliklerini sayan bir kadın yalan söylemiş olur. Ancak ( Hz.Hamza'nın üzerinde ) ağlayan Ümmü Sait bunun dışındadır.”[772]
2- Resulullah (s.a.v.) buyuruyor ki
Son yorumlar
6 yıl 3 hafta önce
6 yıl 4 hafta önce
6 yıl 4 hafta önce
6 yıl 44 hafta önce
6 yıl 45 hafta önce
6 yıl 45 hafta önce
6 yıl 46 hafta önce
6 yıl 46 hafta önce
7 yıl 3 hafta önce
7 yıl 4 hafta önce